Aliağa, 1970’li yıllara kadar balıkçılık ve tarımın belirleyici olduğu küçük bir yerleşim yeriydi. Çalışan nüfusun büyük bölümü bu iki sektörde yer alırken, Türkiye’de 1960’lı yıllarla başlayan planlı kalkınma dönemi ve 1965’te Aliağa’nın İzmir’in “sanayi alt bölgesi” olarak belirlenmesi, ilçenin ekonomik yapısını köklü biçimde değiştirdi.
İlçedeki sanayileşmenin dönüm noktası, Türkiye’nin stratejik yatırımlarından biri olan İzmir Rafinerisi’nin temellerinin 17 Ağustos 1967’de Arap Çiftliği mevkiinde atılmasıyla başladı. Amerika–Sovyetler Birliği–Türkiye işbirliğiyle inşa edilen rafineri, beş yıllık yoğun bir çalışmanın ardından 8 Eylül 1972’de hizmete girdi.
Rafineri henüz yapım aşamasındayken, Danimarka–Türkiye ortaklığıyla ülkenin ilk özel kâğıt fabrikası olan Viking Kâğıt da 15 Kasım 1971’de üretime başladı. Böylece Aliağa’da modern sanayinin ilk adımları atılmış oldu.
1970’li yıllar, Aliağa’da sanayi tesislerinin ardı ardına kurulduğu bir dönemdir. 1975’te İzmir Demir Çelik Fabrikasının kurulmasıyla Nemrut Körfezi; demir-çelik işletmeleri, haddehaneler ve büyük ölçekli sanayiler için önemli bir merkez haline geldi. 1987’de HABAŞ, 2008’de Kocaer Haddecilik’in üretime başlamasıyla Aliağa, Türkiye’nin en büyük demir-çelik kümelenmelerinden birine dönüştü.
Gemi söküm sektörü ise 1976’da Nemrut Körfezinde ilk iki geminin sökülmesiyle doğdu. 1975 tarihli Bakanlar Kurulu kararıyla Taşlıburun–Ilıcaburun arasındaki kıyı şeridi resmen Gemi Söküm Bölgesi ilan edildi.
Türk sanayisinin omurgasını oluşturan PETKİM Aliağa Kompleksi’nin temeli 1976’da atıldı; tesisler 1985’ten itibaren kademeli olarak işletmeye alındı. Günümüzde komplekste 21 üretim tesisi faaliyet göstermekte ve Türkiye’nin petrokimya üretiminin büyük bir bölümünü karşılamaktadır.
Aliağa’da sanayi yatırımları yıllara göre düzenli şekilde artmıştır:
1960–1970 arasında 12 fabrika,
1970–1990 arasında 7 fabrika,
1990–2010 arasında 9 fabrika,
2010 sonrasında 7 fabrika kurulmuştur.
Ancak en büyük sıçrama, Aliağa Organize Sanayi Bölgesi’nin (ALOSBİ) faaliyete geçmesiyle gerçekleşmiştir. 2018 yılı itibarıyla yalnızca ALOSBİ’de faaliyet gösteren fabrika sayısı 60’ın üzerine çıkmıştır.
Bugün Aliağa; petrokimya, rafineri, demir-çelik üretimi, limancılık, enerji, geri dönüşüm ve lojistik sektörlerinde Türkiye’nin en stratejik merkezlerinden biridir. 1960’larda nüfusu 3 bin bile olmayan bu küçük kasaba, 60 yıl içinde hem üretimde hem ihracatta söz sahibi, bölge ekonomisini taşıyan büyük bir sanayi ve lojistik kentine dönüşmüştür.